Nükleer Enerji nedir? Gerçekten Düşünüldüğü Kadar zararlı mıdır?

Eveet günümüzde en yaygın olarak bilinen aslı da yanlış bilinen konulardan birine daha. Nükleer enerji konusuna.

Öncelikle şunu söyleyeyim ki nükleer enerjiden atılan su hiçbir şekilde radyoaktif değildir. Zaten kullanılan su soğutmak amaçlı kullanılıyor. Sistemin içersindeki su da dişarıya kesinlikle çıkmasına izin verilmiyor. Yani nükleer santrallerin çektiği su sadece soğutmak amaçlı kullanılan sulardır.
Nükleer enerji, radyoaktif atom parçacıklarının nötron bombardımanına tutularak parçalanmasını sağlamaktır. Atomlar parçalanırken ortaya yüksek miktarda ıı enerjisi çıkarırlar. Bu ısı enerjisi kullanarak aslında elektrik üretebiliriz. Sisteme kurulan pompa, türbin, yoğuşturucular sayesinde sistem içinde sürekli dolaşan bir suyumuz olacak. Atomların parçalandığı bölüme koyduğumuz su, parçalanma sonucu ısınacak ve buharlaşacaktır. Borular vasıtasıyla ilerleyen su buharımız, buhar türbinine girerek buradan elektrik üretilir. Daha sonra türbinden geçen buharımızın yeniden akışkan hale gelmesi ve sisteme yeniden dahil edilmesi gerekiyor. Bunun için de soğutma çevrimine ihtiyacımız vardır. İşte nükleer santrallerin deniz kıyılarına veya suyun bol olduğu alanlara kurulma sebeplerinden başında bı gelir. Bir soğutma çevrimine ihtiyacımız vardır ve bunun için bol miktarda suya. Buhar olarak yoğuşturucuya girdikten sonra oradan sogutularak tekrardan akışkanımızı elde edip pompalar vasıtasıyla yeniden ana kazana orada yeniden buhar olmak üzere gönderilir.
Bu santrallerde tek sıkıntı atık sorunu ve riskli olmalarıdır. Oluşacak atıkları depolamak önemli bir sorundur. Çünkü bu radyoaktif elementler yaklaşık olarak 1 asır boyunca radyoaktif etkinliğini koruyabiliyorlar. Olası bir santral kazasında da bulunuğu bölge de oldukça büyük hasarlar veren bu santraller aslında çok ta masum değiller. Fakat gerekli önlemler ve düzenli kontroller yapıldıkları zaman ülke ekonomisine oldukça büyük katkıları olan bu santraller geleceğin fosil yakıtlardan üretilen enerjinin yerinin alacağı aşikar.

Ülkemizde henüz kullanımda olan bir nükleer santral olmamasının yanında bunlar üzerinde araştırma yapan kişi sayıları da oldukça azdır. Akademik çalışmalar için ülkemizde minyatür olarak bir adet nükleer santral vardır ama elektrik üretmek için eğil sadece çalışmak amaçlıdır.
Mersin de yapılmakta olan Akkuyu nükleer santrali ülkemizin ilk nükleer santrali olacaktır. İlerleyen yıllarda bu sayının artacağını düşünüyorum. Ülkemiz de yapılmakta olan santral basınçlı su reaktörü olup en yaygın olarak kullanılan sistem çeşitidir. Fakat Rusya bu sistem üzerinde biraz oynamalar yapmış ve yapacağı sistemi ilk defa kullanacağını da duyurmuştur. Yani aslında ülkemiz biraz risk almış durumda. Fakat farkeden bir şey olacağını düşünmüyorum. Bu sistemlerin çalışma yapıları hemen hemen aynıdır zaten. Burada önemli olan ülkemizin nükleer enerjiyle tanışması ve bu yolda yapılacakların temelini atmasıdır. Ek bir bilği vermek .gerekirse Fransa da 70 e yakın nükleer santral bulunmaktadır ve aslında Fransa nın ekonomisi nükleer üzerine kuruludur. Avrupa da elektrik ticaretini büyük ölçüde yapan nadir ülkelerdendir. Santrallerden ürettiği elektriği Avrupa'da ki ülkelere satarak ekonomisinde önemli yer tutan bu santraller aslında ülkemiz için çok iyi olcağının da bir göstergesidir.
İlerleyen zamanlar da nükleer ile ilgili daha detaylı bilgiler paylaşacağım.

Elmina

Add Comment

anasayfa, güncel, nükleer enerji, yenilenemeyen enerji

13 Kasım 2018 Salı

About Admin Lycoris

This is dummy text. It is not meant to be read. Accordingly, it is difficult to figure out when to end it. But then, this is dummy text. It is not meant to be read. Period.

YENİLENEBİLİR ENERJİ

Nükleer Enerji nedir? Gerçekten Düşünüldüğü Kadar zararlı mıdır?

About Admin Lycoris

Related Posts